Türkiye Singapur Arabuluculuk Sözleşmesi’ne taraf oldu

Singapore Singapore Arabuluculuk Sözleşmesi

Birleşmiş Milletler (BM) Uluslararası Ticaret Hukuku Komisyonu tarafından hazırlanan “Arabuluculuk Sonucunda Yapılan Milletlerarası Sulh Anlaşmaları Hakkında Birleşmiş Milletler Konvansiyonu” (Singapur Arabuluculuk Sözleşmesi) 20 Aralık 2018 tarihinde BM Genel Kurulunun 73/198 sayılı Kararıyla kabul edilmiştir.

7 Ağustos 2019 tarihinde Singapur’da imzaya açılan Konvansiyon Türkiye dâhil olmak üzere 46 ülke tarafından imzalanmıştır. Bu tarihten sonra 22021 yılı başı itibariyle Arabuluculuk Sözleşmesini imzalayan ülke sayısı 52’ye ulaşmış olup Singapur Sözleşmesi 4 devlet tarafından onaylanmıştır. Konvansiyonun 12 Eylül 2020 tarihinde yürürlüğe gireceği BM Genel Sekreterinin depoziter bildirimiyle duyurulmuştur.

25 Şubat 2021 & 11 Mart 2021

Türkiye, 25 Şubat 2021 tarihinde “Arabuluculuk Sonucunda Yapılan Milletlerarası Sulh Anlaşmaları Hakkında Birleşmiş Milletler Konvansiyonu”nun onaylanmasının uygun bulunduğuna dair kanun teklifi“ni Parlamentosunda hazır bulunan 230 milletvekilin tamamının oyuyla kabul etmiştir. (TBMM, 27. Dönem 4. Yasama Yılı 52. Birleşim 25 Şubat 2021 Perşembe). Singapur Arabuluculuk Sözleşmesi, 11 Mart 2021 tarihli Resmi Gazete’de yayınlandı.

BM Singapur Arabuluculuk Sözleşmesi, arabuluculuk usulünü değil, Sözleşmeye taraf bir ülkede
gerçekleşen arabuluculuk sonucunda yapılan sulh anlaşmalarının diğer taraf ülkelerde nasıl hukuki
sonuç doğuracağını düzenlemektedir.

Singapur Sözleşmesi, yalnızca milletlerarası ticari nitelikli uyuşmazlıklara ilişkin arabuluculuk sonucu yapılan sulh anlaşmalarını kapsamaktadır. Bununla birlikte, milletlerarası ticarete ilişkin olsa bile mahkeme içi sulh anlaşmaları, mahkeme kararı gibi yerine getirilecek sulh anlaşmaları, hakem kararı gibi tenfiz edilecek sulh anlaşmaları Konvansiyonun uygulama alanı dışında bırakılmıştır.

Arabuluculuğun yaygınlaşması

Arabuluculuğun uluslararası alanda kullanımının yaygınlaşmasını amaçlayan Singapur Sözleşmesi ile ticari arabuluculuk sonucunda taraflar arasında imzalanan sulh anlaşmalarının milletlerarası alanda icra edilmesi sağlanacaktır.

Türkiye’de 2013 yılında uygulanmaya başlanan ve uyuşmazlıkların daha az masrafla ve daha kısa
sürede çözümlenmesini sağlayan bir alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemi olan arabuluculuğa ilişkin farkındalık son yıllarda artmış ve arabuluculuğun kullanımı yaygınlaşmıştır.

2018 yılında bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı
ile işe iade talebiyle açılan davalarda; 2019 yılında konusu bir miktar paranın ödenmesi olan ticari uyuşmazlıklarda, 2020 yılında ise tüketici uyuşmazlıklarında dava şartı arabuluculuk sistemine geçilmiştir. Mevcut durumda bir milyonun üzerinde uyuşmazlıkta arabuluculuk yoluna başvurulmuştur.

İcra edilebilirlik

Türkiye’nin Singapur Sözleşmesine taraf olmasının arabuluculuk alanında son yıllarda kaydettiği ilerlemeyle uyumlu olacağı ve ticari arabuluculuk sonucunda imzalanan sulh anlaşmalarının icra edilebilirliği bakımından uluslararası işbirliğinin güçlendirilmesine katkı sağlayacağı beklenmektedir. 

Ticaret hacmi

Dünya ticaret hacminin gelişen teknolojik imkânların da etkisiyle her yıl artmaya devam etmektedir. 2019’da dünya hizmet ihracatının 6 trilyon, mal ihracatının ise yaklaşık 19 trilyon dolar seviyesinde olup Türkiye’nin 2002’de 87 milyar dolar olan dış ticaret hacminin 2019’da yaklaşık 370 milyar dolar seviyesine yükselmiştir.

2020 yılında korona virüs salgını nedeniyle dünya ticaret hacminde bir daralma yaşanıyor olsa da salgın sonrası düzende bu yükselişin devam edeceği, bu durumun dünya genelinde yeni ticaret imkânları da doğuracağı, üretim, ticaret ve lojistik avantajlarıyla salgın sonrasında dünya ekonomisindeki Türkiye’nin yerinin daha da güçlü olacağına işaret etmektedir.

Çağın gereği 

Türkiye’nin dış pazarlarda artan ekonomik, ticari ve mali mevcudiyetinin iş insanlarıyla ve şirketleriyle çok çeşitli coğrafyalarda ve farklı hukuk düzenlerinde faaliyet göstermesini çağın gereğidir.  Mevzuat farklılıklarının ticari ve ekonomik çıkarlar için barındırdığı risklerin bertaraf edilmesinin hızlı, standart ve uygulanabilir çözümlere bağlıdır. Birleşmiş Milletler Uluslararası Ticaret Komisyonunun bu alandaki çerçevenin uyumlaştırılması ve modernleştirilmesi için ticaret hukuku alanında yasal mevzuat çalışmaları yürütmektedir. Bu çerçevede, Singapur Arabuluculuk Sözleşmesi 20 Aralık 2018 tarihinde Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda oy birliğiyle kabul edilmiş, hazırlanmasına Singapur tarafından öncülük edilmesi nedeniyle Singapur Arabuluculuk Sözleşmesi olarak adlandırılmıştır.

2021 yılı başı itibariyle 53 ülkenin imzaladığı, Singapur Arabuluculuk Sözleşmesini Türkiye 7 Ağustos 2019’da Singapur’da imzalamıştır. 

Maliyet, zaman ve emek tasarrufu

Uluslararası ticari ihtilaflarda arabuluculuk yöntemiyle varılan sulh anlaşmalarının maliyet, zaman
ve emek tasarrufu ve varılan anlaşmaların tarafların iradesini yansıtması yönleriyle mahkeme ve tahkim yoluyla varılan çözümlere göre daha avantajlı olduğu, Milletlerarası Ticaret Odası verilerine göre 25 milyon dolarlık uyuşmazlık davasında uluslararası tahkime gidilirse yaklaşık 2,9 milyon dolarlık bir masrafın ortaya çıktığı; aynı uyuşmazlığın arabuluculuk yoluyla çözümünde ise maliyetin 120 bin dolara düştüğü rapor edilmiştir.

Arabuluculuk yöntemi, arabuluculuk sürecindeki yasal yükümlülükleri düzenleyen bağlayıcı bir metnin olmaması nedeniyle ihtilafların çözümünde diğer yöntemlerin gerisinde kalmıştır.  Bu nedenle Singapur arabuluculuk sözleşmesi, belirtilen ihtiyaç temelinde tarafların arabuluculuk yoluyla vardığı anlaşmalara icra kabiliyeti kazandırmayı hedeflemektedir. Arabuluculuk süreci sonucunda imzalanan sulh anlaşmalarına uluslararası hakem kararlarının sahip olduğu statüye benzer bir statü tanınmakta, böylece arabuluculuk yönteminin bu tür ihtilaflarda daha fazla kullanılabileceği ve varılan sulh anlaşmalarının diğer devletler nezdinde hukuki sonuç doğurabilmesi amaçlanmaktadır. 

Uluslararası nitelikteki ticari uyuşmazlıklar

İcra edilebilir durumda olan mahkeme ve tahkim kararlarının Singapur Arabuluculuk Sözleşmesinin kapsamı dışında kalmakta olup, Sözleşme hükümlerinin yalnızca uluslararası nitelikteki ticari uyuşmazlıkları arabuluculuk yoluyla çözüme kavuşturan ve taraflarca yazılı olarak yapılan sulh anlaşmalarına uygulanmaktadır. 

Arabuluculuk Anlaşma Belgesinin mahkeme veya hakem kararına ihtiyaç olmadan tatbik edilir olması, uluslararası arabuluculuğun cazibesini önemli ölçüde artıracaktır. Bu sayede tarafların arabuluculuk sonrasında mahkemeye ya da tahkime yaptıkları başvuruların sayısının azalacaktır.

Avantajlar

Türkiye arabuluculuk sisteminin avantajını bir süredir tecrübe etmekte ve bu alanda belirli ölçüde ilerleme sağlamış bulunmaktadır. Arabuluculuk sürecinin 14 Kasım 2013 tarihinde başladığı Türk adalet sisteminde 2018 yılında iş uyuşmazlıklarında, 2019’da ticari uyuşmazlıklarda ve 2020 de tüketici uyuşmazlıklarında dava şartı olarak arabuluculuk sisteminin getirilmiş ve hâlihazırda 1 milyonun üzerinde uyuşmazlıkta arabuluculuk yöntemi kullanılmıştır. 

Singapur Arabuluculuk Sözleşmesi, uluslararası ticari ilişkilerde ahenk ve Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri bakımından da olumlu etkiler oluşturacaktır. 

12 Eylül 2020

Singapur Arabuluculuk Sözleşmesi 12 Eylül 2020 tarihinde Singapur, Fiji, Katar’ın iç hukuk onay
sürecini tamamlamasıyla birlikte yürürlüğe girmiştir. Suudi Arabistan, Belarus ve Ekvator iç hukuk onay sürecini tamamlayan diğer ülkelerdir. Singapur Arabuluculuk Sözleşmesi imzalayan 53 ülke arasında Amerika Birleşik Devletleri, Çin, Hindistan, Katar, İran, İsrail, Güney Kore gibi Türkiye’nin çok fazla ticaret yaptığı ülkelerin yer almaktadır. 

Türkiye’nin gerek 1958 tarihli New York Konvansiyonu’na, gerekse Singapur Konvansiyonu’na
taraf olması, yabancı yatırımcılar tarafından Türkiye’nin güvenli liman olarak algılanması sağlaması açısından önem arz etmektedir.

Leave a Comment

(0 Yorum)

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir