Milletlerarası Ticaret Odası Arabuluculuk Kuralları

Arabuluculuk Kuralları

Milletlerarası Ticaret Odası (ICC – Paris) Arabuluculuk Kuralları (Kurallar), 1 Ocak 2014 tarihinde yürürlüğe girmiş bulunmaktadır. Bu kurallar, ICC bünyesinde ayrı bir idari yapı olan ICC Uluslararası ADR Merkezi (Merkez) tarafından yürütülmektedir.

Kurallar, taraflara uyuşmazlıklarının çözümünde yardımcı olması için tarafsız bir üçüncü kişinin (Arabulucu) hizmetinden yararlanmanın usul ve esaslarını düzenlemektedir.

Kurallar uyarınca uyuşmazlık çözümü faaliyetin başlatılmasıyla başlayan ve sona ermesiyle nihayete eren uyuşmazlık çözüm süreci arabuluculuk olarak ifade edilir.

Sürecin başlaması

Taraflar arasında uyuşmazlıkları için Kurallar’a başvurulmasına yönelik bir anlaşma bulunması halinde, Kurallar uyarınca arabuluculuk sürecini başlatmak isteyen taraf veya taraflar ICC Arabuluculuk Merkez’ine (Merkez) yazılı bir Arabuluculuk Talebi (Talep) sunar.

Talebin ihtiva etmesi gereken bilgiler;

  • Uyuşmazlığın taraflarının ve arabuluculuk sürecinde tarafları temsil eden kişilerin isimleri, adresleri, telefon numaraları, e-posta adresleri ve diğer iletişim bilgileri,
  • Mümkün olması hainde, bedele ilişkin bir değerlendirmeyle birlikte, uyuşmazlığın tanımı,
  • Arabuluculuk dışında başka bir sulh usulü kullanılmasına ilişkin herhangi bir anlaşma, veya, böyle bir anlaşmanın bulunmaması halinde, talepte bulunan tarafın yapmak isteyebileceği böylesi başka bir sulh usulüne ilişkin teklif,
  • Arabuluculuğun yürütülmesi için zaman sınırlamasına ilişkin herhangi bir anlaşma, veya, böyle bir anlaşmanın bulunmaması halinde, bu hususa ilişkin herhangi bir teklif,
  • Arabuluculuğun dillerine ilişkin herhangi bir anlaşma, veya, böyle bir anlaşmanın bulunmaması halinde, bu dillere ilişkin herhangi bir teklif,
  • Arabuluculuk görüşmelerinin gerçekleştirileceği yere ilişkin herhangi bir anlaşma, veya, böyle bir anlaşmanın bulunmaması halinde, böyle bir yere ilişkin herhangi bir teklif,
  • Tüm taraflarca müştereken aday gösterilen bir Arabulucu veya, müşterek bir aday gösterilmeyen hallerde, Merkez tarafından atanacak Arabulucu’nun niteliklerine ilişkin tüm tarafların herhangi bir anlaşması, veya, böyle bir anlaşmanın bulunmaması halinde, Arabulucunun niteliklerine ilişkin herhangi bir teklif,
  • Talep’in yapılmasına esas teşkil eden yazılı anlaşmanın bir örneği,

Talepte bulunan taraf veya taraflar, talep ile birlikte, talebin sunulduğu tarihte yürürlükte olan başvuru ücretini öderler. Talep tüm taraflarca birlikte sunulmadıysa, talepte bulunan taraf veya taraflar, talebin bir örneğini eş zamanlı olarak diğer tüm taraflara gönderir. Merkez, talebin ve başvuru ücretinin alındığını taraflara yazılı olarak bildirir.

Taraflar arasında, aralarındaki uyuşmazlıklar için Kurallar’a başvurulması yönünde bir anlaşma bulunmaması halinde, uyuşmazlık için Kurallar’a başvurulmasını diğer tarafa teklif etmek isteyen taraf, yukarıda belirtilen ilgili bilgileri içeren bir yazılı talebi Merkez’e göndererek teklifte bulunabilir. Böyle bir talebin alınması üzerine, Merkez diğer tüm tarafları bu teklif konusunda bilgilendirir ve tarafların bu teklifi değerlendirmelerine yardımcı olur. Talep ile birlikte, talepte bulunan taraf veya taraflarca, talebin sunulduğu tarihte yürürlükte olan başvuru ücreti ödenir.

Talebin Merkez tarafından teslim alınmasından itibaren 15 gün içerisinde veya Merkez tarafından belirlenebilecek makul bir ilave süre içerisinde, tarafların uyuşmazlık için Kurallar’a başvurulması yönünde bir anlaşmaya varmamaları halinde, arabuluculuk süreci başlamaz.

Sürecin başlangıç tarihi

Kurallara başvurulmasına ilişkin bir anlaşma bulunması halinde, talebin Merkez tarafından teslim alındığı tarih, her açıdan, sürecin başlangıç tarihi olarak kabul edilir. Taraflar uyuşmazlığın Kurallara göre çözümlenmesi için belirli bir zaman sınırının talebin sunulmasından itibaren işlemeye başlayacağına karar vermişlerse, yalnızca zaman sınırının başlangıç noktasını belirleme amacıyla, söz konusu başvuru, talep veya başvuru ücretinin, hangisi daha geç ise, alındığının Merkez tarafından bildirildiği tarihte yapılmış sayılır.

Taraflar arasında, aralarındaki uyuşmazlıklar için Kurallar’a başvurulması yönünde bir anlaşma bulunmaması durumunda; tarafların uyuşmazlık için Kurallar’a başvurulması yönünde anlaşmaya varması halinde, arabuluculuk süreci, taraflar arasında böyle bir anlaşmaya varıldığına ilişkin olarak Merkez tarafından taraflara yazılı teyidin gönderildiği tarihte başlar.

Arabuluculuk Yeri ve Dili

Taraflar arasında bir anlaşma bulunmaması halinde, Merkez Arabulucu ile tarafların görüşmelerini sağlayacak herhangi bir fiziki toplantının yerini belirleyebilir veya arabulucunun onaylanmasından veya atanmasından sonra, arabulucuyu bu belirlemeyi yapmak üzere davet edebilir.

Taraflar arasında bir anlaşma bulunmaması halinde, arabuluculuğun hangi dilde yürütüleceğini Merkez belirleyebilir veya arabulucunun onaylanmasından veya atanmasından sonra, arabulucuyu bu belirlemeyi yapmak üzere davet edebilir.

Arabulucunun Belirlenmesi

Taraflar, Merkez tarafından onaylanmak üzere, bir Arabulucuyu müştereken aday gösterebilirler. Taraflarca bir arabulucunun müştereken aday gösterilmemesi halinde, taraflara danıştıktan sonra, Merkez, bir arabulucu atayabilir veya taraflara bir arabulucular listesi sağlayabilir. Tarafların tamamı, Merkez tarafından onaylanmak üzere, ilgili listeden bir arabulucuyu müştereken aday gösterebilirler.

Taraflarca müştereken bir arabulucunun aday gösterilmemesi halinde, arabulucu Merkez tarafından atanır. Atama veya onaydan önce, arabulucu adayı bir kabul, uygunluk, tarafsızlık ve bağımsızlık beyanı imzalar. Arabulucu adayı, tarafların nazarında arabulucunun bağımsızlığını etkileyebilecek nitelikte olan olay ve durumların yanı sıra arabulucunun tarafsızlığıyla ilgili makul şüphe doğurabilecek her türlü durumu yazılı olarak Merkez’e bildirir. Merkez bu bilgileri taraflara yazılı olarak bildirir ve görüşlerini açıklamaları için bir süre tayin eder.

Bir arabulucunun onaylanması veya atanmasında, Merkez Arabulucu adayının tabiyeti, dil becerileri, eğitimi, özellikleri ve deneyimleri dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak üzere, niteliklerini ve arabulucunun uygunluğu ile Kurallar uyarınca arabuluculuğu yürütebilme becerilerini değerlendirir.

Merkez’in bir Arabulucu atadığı hallerde, Merkez bunu bir ICC Milli Komitesi veya Grubunun teklifine dayanarak veya sair suretle yapar. Merkez, eğer varsa, tüm taraflarca kararlaştırılmış olan niteliklere sahip bir arabulucu atamak için makul tüm çabayı gösterir. Taraflardan birinin Merkez tarafından atanan arabulucuya itiraz etmesi ve atama bildiriminin alınmasından itibaren 15 gün içerisinde itiraz sebeplerini belirterek Merkez’e ve diğer taraflara yazılı şekilde bildirmesi halinde, Merkez başka bir Arabulucu atar.

Tüm taraflarca anlaşmaya varıldığı takdirde, taraflar birden fazla Arabulucu aday gösterebilir veya Merkez’in Kurallar uyarınca birden fazla arabulucu atamasını talep edebilir. Uygun durumlarda, Merkez taraflara birden fazla arabulucu bulunmasını teklif edebilir.

Arabuluculuk Sürecinin Yürütülmesi

Arabulucu ve taraflar, arabuluculuğun nasıl yürütüleceğini derhal görüşür. Bu görüşmenin ardından, arabulucu derhal taraflara arabuluculuğun nasıl yürütüleceğine ilişkin yazılı bir not sunar. Taraflardan her biri, bu uyuşmazlığı Kurallar’a tabi kılmayı kabul ederek, en azından arabulucudan gelen bu notu teslim alana veya arabuluculuk sürecinin erken sona erdirilmesine kadar arabuluculuk sürecine katılmayı kabul eder.

Arabuluculuk sürecinin başlatılması ve yürütülmesinde, tarafların istekleri arabulucuya yol gösterici olur ve arabulucu, taraflara hakkaniyetli ve tarafsız davranır. Tarafların her biri arabuluculuk süresince iyi niyetli davranmakla yükümlüdür.  

Sürecin Sona Ermesi

Kurallar uyarınca başlamış olan arabuluculuk süreci, en erken aşağıda belirtilenlerden birinin gerçekleşmesini müteakip Merkez tarafından taraflara gönderilen, sona ermeye ilişkin yazılı onay üzerine sona erdirilmiş olacaktır. Bunlar;

  • Taraflarca sulh sözleşmesi imzalanması,
  • Taraflardan herhangi birinin, arabulucu notunu aldıktan sonra herhangi bir zamanda, arabuluculuğa daha fazla devam etmek istemediğine karar verdiğine ilişkin arabulucuya yazılı bildirim yapması,
  • Arabulucu tarafından arabuluculuğun tamamlandığına ilişkin taraflara yazılı bildirim yapılması,
  • Arabulucu tarafından, arabulucunun görüşü uyarınca, arabuluculuğun taraflar arasındaki uyuşmazlığı çözmeyeceğine ilişkin taraflara yazılı bildirim yapılması,
  • Merkez tarafından, süre uzatımları dahil olmak üzere arabuluculuk süreci için belirlenen sürenin sona erdiğine ilişkin taraflara yazılı bildirim yapılması,
  • Merkez tarafından, Kurallar uyarınca bir veya daha fazla tarafça yapılması gereken ödemenin ödeme tarihinden en az yedi gün sonra, bu ödemenin yapılmamış olduğuna ilişkin taraflara yazılı bildirim yapılması,
  • Merkez tarafından, Merkez’in kararına göre, arabulucunun atanamamış olduğuna veya arabulucu atanmasının makul şartlarda mümkün olmadığına ilişkin taraflara yazılı bildirim yapılması,

Arabulucu, taraflarca sulh sözleşmesi imzalanması veya yukarıda belirtilen bildirimlerden birinin arabulucuya veya arabulucu tarafından bir bildirim yapılması halinde, Merkez’e derhal bildirimde bulunur ve Merkez’e söz konusu bildirimin bir suretini sunar.

Mahremiyet

Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça ve uygulanacak hukuk tarafından yasaklanmadıkça;

  • Sürecin gerçekleşmekte olduğu, gerçekleştiği veya gerçekleşeceği değil, ancak Sürecin kendisi özel ve gizlidir,
  • Taraflar arasındaki herhangi bir sulh sözleşmesi gizli tutulacaktır, ancak ifşanın uygulanacak hukuk tarafından gerekli kılınması veya sözleşmenin uygulanması veya icrası için gerekli olması halinde taraflar sulh sözleşmesini ifşa etme hakkına sahip olurlar.

Uygulanacak hukuk uyarınca gerekli kılınmadıkça ve taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça, taraflar aşağıda belirtilenleri herhangi bir adli yargılama, tahkim yargılaması veya benzer süreçlerde delil olarak sunamaz. Bunlar;

  • Adli yargılama, tahkim yargılaması veya benzer süreçlerde sunmak isteyen tarafça bağımsız olarak elde edilemediği sürece, arabuluculuk süreci sırasında veya arabuluculuk süreci için diğer bir taraf veya Arabulucu tarafından sunulan her tür belgeler, beyan veya yazışmalar,
  • Herhangi bir tarafça arabuluculuk süreci sırasında uyuşmazlığa veya uyuşmazlığın muhtemel çözümüne ilişkin ifade edilen her tür görüş veya öneri,
  • Herhangi bir tarafça arabuluculuk süreci sırasında yapılan her tür kabul,
  • Arabulucu tarafından arabuluculuk süreci sırasında öne sürülen her tür görüş veya teklif,
  • Taraflardan herhangi birinin arabuluculuk süreci sırasında bir sulh teklifini kabul etmeye hazır olduğunu belirtmiş olması,

Tüm taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça veya uygulanacak hukuk tarafından yasaklanmadığı sürece, taraflar Kurallar uyarınca yürütülen arabuluculuk sürecine bağlı olmaksızın uyuşmazlığa ilişkin her tür adli yargılama, tahkim yargılaması veya benzer yollara başvurabilir veya bunlara devam edebilir.

Sır Saklama Yükümlülüğü

Tüm taraflarca aksi yazılı olarak kararlaştırılmadıkça, bir arabulucu, Kurallar uyarınca yürütülen arabuluculuk sürecinin konusu olan veya konusu olmuş uyuşmazlığa ilişkin olarak herhangi bir adli yargılama, tahkim yargılaması veya benzer yollarda hakim, hakem, uzman veya taraf temsilcisi veya danışmanı olarak hareket edemez veya etmiş olmamalıdır.

Uygulanacak hukuk gerekli kılmadıkça veya tarafların tümü ve arabulucu yazılı olarak aksini kararlaştırmadıkça, arabulucu, Kurallar uyarınca yürütülen arabuluculuk sürecinin herhangi bir unsuruna ilişkin olarak herhangi bir adli yargılama, tahkim yargılaması veya benzer yollarda tanık beyanında bulunmayacaktır.

Sorumluluk

Sorumluluğun sınırlandırılması uygulanabilir hukuk tarafından yasaklanmadıkça, arabulucu, Merkez, ICC ve çalışanları, ICC Milli Komitesi ve Grupları ve çalışanları ve temsilcileri arabuluculuk sürecine  ilişkin herhangi bir davranış veya ihmalden dolayı herhangi bir kimseye karşı sorumlu olmaz.

Kurallarda açıkça düzenlenmeyen tüm hususlara ilişkin olarak Merkez ve arabulucu, Kuralların ruhuna uygun davranmakla yükümlüdür.

Ücretler ve Masraflar

Talepte bulunan taraf veya taraflar, talep ile birlikte, geri ödemesiz başvuru ücretini öder. İlgili başvuru ücreti ile birlikte sunulmadığı müddetçe, hiçbir talep işleme alınmaz. Talebin alınması üzerine, Merkez Talepte bulunan taraftan, Merkez’in idari giderlerini karşılayacak bir avans ödemesini talep edebilir.

Arabuluculuk sürecin başlamasını takiben, Merkez taraflardan Merkez’in idari giderlerini ve arabulucunun ücret ve masraflarını karşılamak için bir veya daha fazla avans ödemesi talep eder. Talep edilen herhangi bir avansın ödenmemesi halinde Merkez, Kurallar kapsamında arabuluculuk sürecini durdurabilir veya sonlandırabilir.

Sürecin sonlandırılması halinde, Merkez, arabuluculuk sürecinin toplam masraflarını belirler ve hâlin icabına göre, fazla ödemeleri taraflara iade eder veya Kurallar’a göre ödenmesi gereken ilave bedeli taraflara fatura eder.

Taraflarca yazılı olarak aksi kararlaştırılmadığı takdirde, Kurallar kapsamında başlatılan arabuluculuk süreciyle ilgili talep edilen tüm avanslar ve belirlenen masraflar taraflarca eşit olarak karşılanır. Ancak, taraflardan birinin kendi payına düşen ödemeyi gerçekleştirmemesi halinde, diğer taraf ilgili avans veya masrafı ödemekte serbesttir. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça, tarafların diğer giderleri ilgili tarafın sorumluluğunda olacaktır.

Başvuru Ücreti

Başvuru Ücreti, Kurallar uyarınca yapılan her tür talep ile birlikte 3.000  ABD Doları tutarında bir başvuru ücreti yatırılmalıdır. Başvuru ücreti iade edilmez ve Talepte bulunan taraf veya tarafların yatıracağı toplam tutardan mahsup edilir.

İdari Masraflar

ICC’nin arabuluculuk süreci için idari giderleri, Merkez tarafından yerine getirilen işlere bağlı olarak Merkez’in takdirinde tespit edilir ve normal şartlar altında aşağıdakileri rakamları aşamaz.

  • 5,000 ABD Doları, uyuşmazlık konusu tutar 200.000 ABD Doları’na kadar ve dahil ise,
  • 10,000 ABD Doları, uyuşmazlık konusu tutar 200.001 ABD Doları ila 2.000.000 ABD Doları arasında ise,
  • 15,000 ABD Doları uyuşmazlık konusu tutar 200.000.001 ABD Doları ila 10.000.000 ABD Doları arasında ise
  • 20,000 ABD Doları uyuşmazlık konusu tutar 10.000.001 ABD Doları ila 50.000.000 ABD Doları arasında ise,
  • 25,000 ABD Doları uyuşmazlık konusu tutar 50.000.001 ABD Doları ila 100.000.000 ABD Doları arasında ise
  • 30,000 ABD Doları uyuşmazlık konusu tutar 100.000.000 ABD Doları’ndan fazla ise

Uyuşmazlık konusu tutar belirtilmemişse, idari giderler uyuşmazlığın değerine ilişkin emareler de dahil olmak üzere olayın tüm özellikleri dikkate alınarak Merkez’in takdirinde tespit edilebilir, ancak normal şartlar altında 20.000 ABD Dolarını aşamaz.

İstisnai durumlarda Merkez, böyle bir ihtimale ilişkin önceden tarafları bilgilendirme şartıyla ve normal şartlar altında çizelgede öngörülen idari giderlerin azami miktarını aşmaması kaydıyla, yukarıda belirtilen çizelgenin uygulanması sonucu ortaya çıkacak olan tutardan daha yüksek tutarda bir idari gider belirlenebilir.

Merkez, diğer tarafın kabulü şartıyla tarafların veya taraflardan birinin talebi üzerine arabuluculuk sürecini askıda bırakmanın koşulu olarak çizelgede belirtilenlere ek olarak idari giderlerin ödenmesini zorunlu kılabilir. Bu askı ücreti normal şartlar altında taraf başına yıllık 1.000 ABD Dolarını aşamaz.

Arabulucunun Ücretleri ve Giderleri

Taraflar ve arabulucu tarafından aksi kararlaştırılmadıkça, arabulucunun ücreti, arabulucu tarafından faaliyet sırasında makul düzeyde harcanan süreye dayalı olarak hesaplanır. Bu ücret, arabulucu ve taraflara danışıldıktan sonra Merkez tarafından arabulucuyu atarken veya onaylarken tespit edilen saatlik ücrete dayanır. Saatlik ücretin tutarı makul olmalı ve uyuşmazlığın karmaşıklığı ve diğer tüm ilgili durumlar ışığında belirlenmelidir.

Taraflar ve arabulucu anlaşmaya varırsa, Merkez arabulucunun ücretini saatlik ücret yerine tüm faaliyet için tek bir sabit ücrete dayalı olarak tespit edebilir. Tek sabit ücretin miktarı makul olmalı ve uyuşmazlığın karmaşıklığı, taraflar ve Arabulucu tarafından arabulucunun yerine getirmesinin gerekeceği tahmin edilen işlerin ağırlığı ve diğer tüm ilgili durumlar ışığında belirlenmelidir. Merkez, taraflardan birinin veya arabulucunun gerekçeli talebine dayanarak tek sabit ücretin miktarını takdiri olarak artırabilir veya azaltabilir. Merkez tek sabit ücreti artırmadan veya azaltmadan önce tarafların tümünü ve arabulucuyu gözlemlerini iletmeye davet eder.

Arabulucunun makul giderlerinin miktarı Merkez tarafından belirlenir.

Kurallar uyarınca, arabulucunun ücret ve giderleri yalnızca Merkez tarafından belirlenir. Taraflar ile arabulucu arasında ayrı ücret düzenlemelerine Kurallar uyarınca izin verilmez.

Para birimi ve KDV

Kanun tarafından yasaklanmadıkça, Merkez tarafından veya Kurallar’ın Eklerine göre belirlenen tüm tutarlar, ABD Doları olarak ödenir.. Kanun tarafından izin verilmeyen durumlarda ise ICC tarafından farklı bir para biriminde farklı bir tarife ve ücret ayarlaması yapılabilir.

Arabulucuya ödenen tutarlara herhangi olası katma değer vergisi (KDV) veya diğer vergi veya harç ve hakem ücretlerine uygulanan kesintiler dahil değildir. Böyle bir vergi veya harcı tarafların karşılaması gerekmektedir; ancak, herhangi bir harç veya verginin geri alınması tamamen arabulucu ve taraflar arasında bir meseledir.

Her tür ICC idari masrafları katma değer vergisine (KDV) veya geçerli ücret tarifesindeki benzer ücretlere tâbi olabilir.

Belirtilen arabuluculuk giderlerine ilişkin hükümler, 1 Ocak 2018 itibariyle, bu tarihte ve daha sonra Kurallar veya ICC ADR Kuralları uyarınca başlatılan tüm arabuluculuk süreçleri için geçerlidir.

Atama Makamı Olarak ICC

ICC’nun atama makamı olarak hareket etmesi yönünde bir talep, ICC uzman veya tarafsız kişi atanması kurallarına uygun bir şekilde işleme tabi tutulacak ve her bir arabulucu için iadesi mümkün olmayan 3.000 ABD Doları tutarında bir başvuru ücretiyle birlikte sunulacaktır. Bu meblağ ödenmeksizin sunulan talepler hakkında hiçbir işlem yapılmamaktadır. ICC, ek hizmetler için takdirine göre, gördüğü hizmetlerle mütenasip bir idari masraf tahakkuk ettirebilir ve bu masraf kural olarak 10.000 ABD Dolarını aşamaz.

Tarafların Serbestisi

ICC Arabuluculuk Kuralları uyarınca bir süreç başlatmak isteyen taraflar, farklı durumları ve ihtiyaçları kapsayan aşağıda önerilen şartlardan birisini seçebilirler. Taraflar seçmiş oldukları şartı aralarındaki münhasır durumlara uyarlamakta serbesttir. Örneğin, arabuluculuk dışında bir uyuşmazlık çözüm yöntemi belirleyebilirler. Dahası, arabuluculuk ve/veya tahkim usulünün dili ve yerini belirleyebilirler.

Her bir şartın altında yer alan açıklamalar taraflara kendi özel gerekliliklerine en uygun maddeyi seçmekte yardımcı olmayı amaçlar. Her halükarda, şartı kaleme alınırken her türlü belirsizlik riskine karşı dikkat gösterilmelidir. Belirsizlik uyuşmazlık çözüm sürecinde tereddüde ve gecikmeye, aksamaya ve dahası sürecin tehlikeye düşmesine sebep olabilir.

Taraflar, aşağıdaki şartlardan herhangi birini sözleşmelerine yazarken, uygulanacak hukuk kapsamında maddenin icrasını etkileyebilecek tüm etmenleri göz önünde bulundurmalıdır.

Şart A: ICC Arabuluculuk Kurallarını Kullanma Opsiyonu

Diğer yargılama usullerine bir halel gelmeksizin, taraflar her zaman, işbu sözleşmeden doğan veya işbu sözleşme ile ilişkili tüm uyuşmazlıkların ICC Arabuluculuk Kuralları uyarınca çözümlenmesi yoluna gidebilirler.

Bu şartın derç edilmesi ile taraflar ICC Arabuluculuk Kuralları uyarınca yapılacak bir faaliyetin her zaman mümkün olduğunu kabul etmektedirler. Bu şart tarafları herhangi bir harekette bulunma taahhüdü altına sokmamakta ve fakat söz konusu şartın varlığı taraflara her zaman arabuluculuğa veya diğer bazı uyuşmazlık çözüm mekanizmalarına başvurunun mümkün olduğunu hatırlatmak amacını taşımaktadır. Bunun yanında, söz konusu şart taraflardan birinin diğerine arabuluculuk teklif etmesine bir dayanak teşkil edebilir. Bir veya birden fazla taraf, işbu süreçte ICC Milletlerarası Uyuşmazlıkların Dostane Çözümü (ADR) Merkezi’nin desteğini de talep edebilir.

Şart B: ICC Arabuluculuk Kurallarını Değerlendirme Yükümlülüğü

Sözleşmeden doğan veya sözleşmeyle ilişkili tüm uyuşmazlıklarda, taraflar öncelikle uyuşmazlığın ICC Arabuluculuk Kuralları uyarınca çözümlenmesi ihtimalini müzakere etmeyi ve değerlendirmeyi kabul edebilirler.  

Bu şart, Şart A’dan bir adım öteye giderek bir uyuşmazlık çıktığında tarafları uyuşmazlığın ICC Arabuluculuk Kuralları uyarınca bir arabuluculuk sürecine tabi tutulması hususunu birlikte müzakere etme ve değerlendirme yükümlülüğü altına sokmaktadır. Bir veya birden fazla taraf, işbu süreçte ICC Milletlerarası Uyuşmazlıkların Dostane Çözümü (ADR) Merkezi’nin desteğini de talep edebilir. Bu şart, tarafların uyuşmazlığın ICC Arabuluculuk Kuralları uyarınca bir arabuluculuk sürecine tabi tutulmasını başlangıçta taahhüt etmek istemediği ve fakat uyuşmazlığın çözümü için arabuluculuğun kullanılması seçeneğini muhafaza etmeyi arzu ettikleri durumlara uygun düşecektir.

Şart C: Gerektiğinde Paralel Tahkim Yargılamasına İzin Verilmek Suretiyle Uyuşmazlığın ICC Arabuluculuk Kuralları Uyarınca Çözülmeye Çalışılması Yükümlülüğü

Sözleşmeden doğan veya sözleşmeyle ilişkili tüm uyuşmazlıklarda, taraflar uyuşmazlığın öncelikle ICC Arabuluculuk Kuralları uyarınca çözümlenmesi yoluna gidebilecektir. ICC Arabuluculuk Kuralları uyarınca sürecin başlatılması tarafların bir sonraki paragrafta yer alan duurm uyarınca tahkime başvurmasını engellemez.

Sözleşmeden doğan veya sözleşmeyle ilişkili tüm uyuşmazlıklar nihai olarak Milletlerarası Ticaret Odası Tahkim Kuralları uyarınca, bu kurallara göre atanan bir veya birden fazla hakem tarafından çözümlenir.

Bu şart uyuşmazlıkların çözümünde ICC Arabuluculuk Kuralları’na başvuru yükümlülüğü getirmektedir. Şart, bir uyuşmazlık çıktığında tarafların uyuşmazlığın Kurallar’da öngörülen usul takip edilerek çözülmesi girişiminde bulunmasını temin edecek şekilde düzenlenmiştir. Şart, aynı zamanda tarafların ICC Arabuluculuk Kuralları uyarınca süreci tamamlama veya tahkim yargılamasına başlamadan önce üzerinde mutabık kalınacak bir süre boyunca bekleme zorunluluğu altında olmadığı hususunu da açıklığa kavuşturmaktadır. Bu, aynı zamanda, Kurallar uyarınca taraflarca herhangi bir düzenleme yapılmadığı takdirde varsayılan çözümdür. Şart, ICC tahkimini uyuşmazlığın nihai çözüm merci olarak düzenlemektedir. İstenildiği takdirde, bunun yerine şart tahkimin bir başka türünü, devlet yargısı veya benzer yargılamaları öngörecek şekilde düzenlenebilir.

Şart D: Gerektiğinde Tahkim ile Tamamlanması Suretiyle, Uyuşmazlığın ICC Arabuluculuk Kuralları Uyarınca Çözülmeye Çalışılması

Sözleşmeden doğan veya sözleşmeyle ilişkili tüm uyuşmazlıklarda, taraflar öncelikle uyuşmazlığın ICC Arabuluculuk Kuralları uyarınca çözümlenmesi yoluna gidebilir. Uyuşmazlık, söz konusu Kurallar uyarınca arabuluculuk talebinde bulunulmasını izleyen 45 (kırk beş) gün veya tarafların yazılı şekilde mutabık kalacağı başka bir süre içerisinde çözülemez ise, nihai olarak Milletlerarası Ticaret Odası Tahkim Kuralları uyarınca, bu kurallara göre atanan bir veya birden fazla hakem tarafından çözümlenir.

Şart C’de olduğu üzere, bu şart da uyuşmazlıkların çözümünde ICC Arabuluculuk Kuralları’na başvuru yükümlülüğü getirmektedir. Şart C’den farklı olarak, bu şartta Arabuluculuk talebini  müteakiben üzerinde mutabık kalınan süre dolmadan  tahkim yargılamasının başlatılamayacağı öngörülmektedir. Şartta önerilen süre 45 gün olup taraflar söz konusu sözleşme için uygun olduğunu düşündükleri başka bir süre belirleyebilir.

Şart D, ICC Arabuluculuk Kurallarınca öngörülen ve ICC Arabuluculuk Kuralları ile paralel olarak başlatılabilecek devlet yargısı, tahkim ve diğer benzer yargılamalara izin veren varsayılan çözümü değiştirmektedir. Şart C ile benzer şekilde, Şart D’de, ICC tahkimini uyuşmazlığın nihai çözüm merci olarak düzenlemektedir. İstenildiği takdirde, bunun yerine madde tahkimin bir başka türünü, devlet yargısı veya benzer yargılamaları öngörecek şekilde düzenlenebilir.

Acil Durum Hakemi Hükümlerine İlişkin Özel Hususlar

Taraflar, Şart C ve Şart D tahtında Acil Durum Hakemi Hükümleri’ne başvurmak isteyip istemediklerini belirlemelidirler. Şart C ve D Taraflar, Acil Durum Hakemi Hükümleri’ne başvuruyu engellemek isterlerse, uygun olduğu ölçüde Şart C ve D’ye “Acil Durum Hakemi Hükümleri uygulanmaz” ifadesini eklemelidir.

Şart D 1

Taraflar, Acil Durum Hakemi Hükümleri’ne başvurmak ve bu başvurunun, Arabuluculuk talebinde bulunulmasını müteakiben 45 günlük sürenin veya mutabık kalınan diğer sürenin dolmasından önce açıkça mümkün olmasını isterlerse, Şart D’ye şöyle bir ifade ekleyebilirler.

“Uyuşmazlığın tahkime havale edilmesinden önce arabuluculuk talebinin sunulmasını müteakiben 45 günün veya mutabık kalınan diğer sürelerin dolmasını bekleme zorunluluğu, tarafların 45 günlük süre veya mutabık kalınan diğer süreler dolmadan, Milletlerarası Ticaret Odası Tahkim Kuralları’nda yer alan Acil Durum Hakemi Hükümleri uyarınca alınacak Acil Durum Önlemlerinin uygulanması için başvuru yapmasına engel teşkil etmez.”

Taraflar ancak arabuluculuk talebinin sunulmasını müteakiben 45 günün veya mutabık kalınan diğer sürelerin dolması üzerine Acil Durum Hakemi Hükümlerine başvurmak isterlerse, Şart D’ye şöyle bir ifade ekleyebilirler.

“Taraflar Arabuluculuk Talebinin sunulmasını müteakiben 45 günün veya mutabık kalınan diğer sürelerin dolmasından evvel Milletlerarası Ticaret Odası Tahkim Kuralları’nda yer alan Acil Durum Hakemi Hükümleri uyarınca alınacak Acil Durum Önlemlerinin uygulanması için bir başvuru yapamazlar.”

© Prof. Dr. Vahit Bıçak, Arabulucu

Leave a Comment

(0 Yorum)

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir